Balıkesir’in Gönen ilçesinde tatil için geldiği yazlık evinden, “Tina” isimli köpeğiyle ayrıldıktan sonra haber alınamayan, 312 gün sonra evinin 4 kilometre uzağındaki dere kenarında kimlik, ehliyet, banka, kredi kartları ve kıyafet parçaları bulunan Korhan Berzeg’e ait olduğu değerlendirilen kemik parçaları, DNA analizi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na gönderildi. DNA örneği vermek için İngiltere’den Türkiye’ye gelen Korhan Berzeg’in kızı Nisa Berzeg’in, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na davet edildiği öğrenildi.
Konuyla ilgili a haber’e konuşan Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Hamit Hancı, DNA testinin nasıl yapıldığını anlattı. Hancı, “Normalde kimlik tespitinin birkaç unsuru var… Dişler, parmak izleri, kemik incelemeleri ve DNA… Şimdi diş bulunamamış.
Parmak izi zaten birkaç günde yok olur. Kafatası yok. Elimizde sadece kemikler var. 4 tane kemiğin bulunduğunu söylediler o bilgi geldi.
Ama hangi kemikler olduğunu bilmiyoruz. Muhtemelen el ve ayak kemikleri gibi küçük kemikler…” ifadelerini kullandı.
“2 TANE KURGU YAPABİLİRİZ”
Hancı, “Vücut bütünlüğünün bozulmuş olması, çok az sayıda kemik olması, kafatası ve omurgadan hiçbir kemiğin olmaması ilginç değil mi? Bu olayı nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki soruyu ise şöyle yanıtladı…
“Çok ilginç… 2 tane kurgu yapabiliriz. Birincisi şahıs, kalp krizi veya başka bir hastalık nedeniyle öldü. Cesedi bir yerde kaldı.
Daha sonra vahşi hayvanlar gelip cesedi farklı yerlere taşıdılar… 2, bu bir cinayet de olabilir. Çünkü biz her ihtimali düşünmeliyiz. Bir cinayet oldu, şahıs öldürüldükten sonra vücut parçaları zor bulunsun, ele geçirilmesin diye değişik yerlere atıldı.
CESEDİN DAHA UZAK BİR YERDE OLDUĞUNU GÖSTERİR
Şimdi bu mesafeden 4 km’den okuyoruz köpeklerin cesedi bulması lazım. Bulamaması; cesedin daha uzak bir yerde olduğunu gösterir.
TOPRAĞIN ALTINDA DA ARANIYOR
Ve daha sonra vahşi hayvanlar ya taşıdı ya da öldüren kişiler dört tarafa dağıttı. Hayvan ısırıklarında adli veterinerlerimiz çözer.”